Salı, Ekim 20, 2009

O SANA EMANETTT

Ben hiç size hayatımı güzelleştiren varlıktan söz etmiş miydim?

Yıl 2005
Canım çok sıkkındı, mutsuzdum belki de... Tüm sevgimi verebileceğim bir şeye ihtiyacım vardı... "Benim" diyebileceğim bir şey... Sonunda annemi kedi almaya ikna etmiştim... Petshoplara gide gele ve de "ayyy ne kadar tatlılarrrr dimiiii" die die ve çevreden de "köpekten daha kolay, kedinin bakımııı" tavsiyeleri ile annem razı oldu...
Uysal olmasını istediğim için bir iran yavrusu istiyordum... Kedi vermek isteyenlerin ilanlarına bakıyordum internetten... Ankara'dan da bir sürü ilan vardı, resimli resimsiz... Bir ilana takıldım-nedensiz-, yavruların değil de anne ve babasının resimleri vardı... Annesi özel bir kediymiş, tüyleri renk renk... Babası ise mavi gözlü ve bembeyaz... İkisi de iran kedisi... Annesinin sahibi bir öğrenci; bakamayacağı için o veriyor yavruları... Aradık telefonla... Onda iki yavru varmış, biz sarımsı olanı getirmesini istemiştik... Getireceği günkü heyecanı unutamam... 7 Temmuz falandı sanırım... Seda'yı da çağırdık bize... Güzel ve kötü günlerimin şahididir Sedoşummm... Çocuk(diyorum ama heralde o zaman 23-24 yaşlarındaydı), bir düdüklü tencere kutusu ile geldi... İçinde bizimkii, kutunun deliklrnden gözlerini çıkarmaya çalışıyor muzip muzip... Açtık kutuyu; minicik şey fırladı dışarı... Bir de baktık ki, beyaz-gri ve maviş gözlü birşey... "Mavi gözlü istersiniz diye bunu getirdim" dedi...

Devamııııı dönüşteeeeeeeeeeee

Cumartesi, Ekim 17, 2009

Ne tatlıı bi şarkıymışsın senn öyle:p

Tasvir-i Şikayet

yeri delen yildirimlardan bihaber bacaklarin
karabiber tozu yutmus gibi bi hos dudaklarin
buruna bak da etkilenme, kafdaginda pencere
ama üzülme, yine süzülme çünkü sen bitanesin.

ele güne nispet yapar gibi çökünce rehavet
yaradilista istiare var, rüyada keramet
inadinin neticesi, eger koparsa kiyamet
ama üzülme, yine süzülme çünkü sen bitanesin.

azar azar yasar durur hayatinin tamamini
deli dolu gülüslerinde raks eder zamanini
bir iki tatli söz çeler basindaki daragacini
ama üzülme, yine süzülme çünkü sen bitanesin.

gerekiyorsa firtina, aksi halde bir atalet
semeresi çalismanin, bu yasta kiris kiyamet
sana sitem serzenistir, bu tasvir-i sikayet
ama üzülme, yine süzülme çünkü sen bitanesin.

Oya&Bora

*Genelde hergün bir şarkıcıya takıp bütün şarkılarını bulup dinlemeye çalışırım... Oya&Bora daaa bugünkü takıntımmmm:P ya ama youtubeda kalitesi çok kötüüüü:(

Salı, Ekim 13, 2009

Bir balıkkk gördümmm sankiii...


Damigocummm bize Pazar günü bir tatil köyü ayarladıı... Sabahın 7sinde uyanıp hazırlandığımız 1 güncük ve 7 kişilik tatilimiz, Pasha'mııı(-kedişim-; Sağır Kedi blogunda Pasha'yı anlatmamı istemişti, anlaticiim daha sonraa) hayvan hastanesine bırakmamızla başladı... Pasha daha kafesine koymamızla birlikte ağlamaya başladı ve yol boyu susmadı... Benim tabii içim parçalandı, ben de ağlamaya başladım... Neyse bıraktıktan sonra biraz daha böhüü faslım olduu(ki herkes kızdı, 1gün için böleyse haftaya napacağımı hiç bilemiyorum:s)...
Otele girer girmez zaten gülmece ve eğlence dolu saatler de başlamış olduu(2 kere "oldu" pek olmadı ama neyse)... Çünküüü Ali Eniştem vardıı:)) Onun olduğu yerde zaten direk eğlence dee oluooo... Tatilde yanınıza alacağınız 3şeyden 1i bence kesinlikle Ali Eniştem:))) Anlatsam komik olmaz ki, keşke görseniz, yaşasanız...
Kahvaltı faslı da sinir olduğum sineklerin havada çarpışması eşliğinde bitince odamıza çıkıp denizzz içinn hazırlandıkkk, evet toplucaa:)) bu sadece bizim aileye mi özgü bilmiyorum ama tuvalete birimiz girince diğer teyze, kuzen vs de peşinden girer:)) En tatlı dedikodular orda yapılır zaten... Herneyse odamız da çok şekerdiii, renkler ve dekorasyonu ile... Aslında evdeyken "ben denize fln girmek istemiyorum yaa, bikinimi alsam mııı?" diye düşünüşlerim boşaymış çünkü direk tatil moduna girdim, bi de keşke hangi bikinimi alsam diye düşünseymişim keşke... yanacağım hiççççç aklıma gelmediği için o kadar yok olsun diye uğraştığım bikini izim hooop geri geldiii... annem "kışın dekolte mi giyeceksin kii" dese de evet, 13 Aralık'ta Ayça Ablamın düğününde, İstanbul'un karakışın da giyebilirimm (mi?)...
Neyse Ekim ayında denize girmek neymiş anladım, daha ayaklarımı sokar sokmaz vazgeçtim zaten ama yoğun ısrarlar üzerine, daha sonra 1 metre ötede balıkların kaynadığını öğreneceğim denize girdim... bir süre sonra soğuktan ayaklarımın altını hissetmedim zaten... Buzzzz yani...
Çıktıktan sonra da;
Damla: denize gircen mi tekrar
Özge: yok ya çok soğuk dondum
Damla: ii ozmn orda kocaman kocaman balıklar var, girmezsn die sölemedkkk, Ali'yi hep ısırmşşş...
Özge: neaaaa... bana bşy çarptı anneme sen mi yaptın dedm, evt dedii...
şeklindeki diyaloğumuzun ardından ertesi sabah iskeleden balıklara ekmek atmaya gittiğimizde gördüğüm manzara karşısnda şok oldum feciydii... kocamanlar yaaa(bak işteeee)... ben normalde yosundan bile irkiliyorumm:))) girmem bir daha denize:P

Neyse güneşlenme, ortalığı keşif, yemek vsden sonra zatürre olma çalışmalarımm; buuuuzzzz havuzuna girme, buzlaşşşın buzlarını yutma ve geceee giydğm elbseyleee bacaklarımınnnn yine buzzz kesmesine nekdr dayanabilirimm uğraşlarıyla geçtiii...
Sonuç: Zatürre olmadımmmm:P

Ama çok da eğlendim, moral tatilciğiydi, geçip gitti...
Geri sayım da başladı zaten...

Çarşamba, Ekim 07, 2009

Son...

Birkaç saat önce kitap okurken(1haftadır en ii oyalanma yöntemlrmden biri) aklıma birden şöyle bir soru geldi:

"Öyle veya böyle bir şekilde beni şimdiye kadar tanımış olan herkes, herhangi bir nedenden ötürü son kez görmek durumunda kalsaydı ve bunu da bilseydi, bana son olarak ne söylemek isterdi?"

İyi veya kötü, bir sır veya veda sözcüğü, şimdiye kadar söyle(ye)medikleri birşey ya da hiçbirşey... Düşününce merak ettim, kim ne derdi diye... Sonra da benim son görüşüm olsa ne derdim diye düşündüm birkaç kişiyi... Çok zor olduğunu farkettim; ya o an unuttuğum birşey olursa ve sonradan aklıma gelirse? :( Ne kadar üzüleceğimi ve belki de acı çekeceğimi hissettim :( Korkunç birşey...

Oysa her gün, her saat, her an birilerini son görüşümüz olabilir... Bilemeyiz ki hiç... Bu durumu hep beynimize kazıyarak ve bunun bilincinde olarak mı yaşamalıyız? O da çok zor bir durum... Her an birini kaybedeceğin düşüncesi insanı depresyona sürükleyebilir... Hangisi daha iyi bilemedim :s

Sanırım...

Biri geldi, aldı, gitti...

Keşke yine yanılmış olsam...

Cuma, Ekim 02, 2009

Pick Me!lerr benimmmm olsaa:(

Ayyyyyy PuCCa'yı okuyuppp kolyesiniii gördüğümm günden beriiii Pick Me! diye diye ölüyorummm... Sadece kolye mi? Yüzükler, küpeler, broşlarrrrrr... PickMe! ile ilgiliii neredeyse tüm siteleri, blogspotları dolaştımmm... Tabii öncelikle Pick Me!'nin tasarımcısı Sadi Tekin'in web sitesine ve diğer tasarımlarına da bayıldımmm...

Sonraaa Sadi Tekin'in blogunu gezerken Hande Ömürlü ile fotoğraflarını görünce şok oldummm... Çünküü Hande, Ayça Ablamın arkadaşı veeee o da hand-e'nin tasarımcısııı... Geçen sene de "Ayçaaa Ablaaaa gelirken Hande'den lulu kolyeden alabilirrr misinnnn?" diye utana sıkıla istemiştim, çünküüü onlara bayılmıştımmmm... Ama Hande'nin elinde keçesi kalmadığı için getirememiştiiiii...


Şimdi de aynı şekilde Pick Me!lere takmış durumdayımmm... Tabii hiçbirşeyin olmadığı gibi o da Antalya'da yooooookkkk :( Artık Aralık'ta İstanbul'a gittiğimizde alırız... Hoş luluları seçemediğimmmm gibiii bunlardann da hangisiniii alacağımaa kararrrrr veremiyorummmm... İçimden keşkee bana özelllll bi tasarım olsaa yaaaaee" die de geçirmio değilim:)) Nasıl olabilecekse oooooooo:)))


Hand-e ile Pick Me! zaten yanyana standlarda olacağındannn gittiğimde "hangisini alsammmmmm" die çıldıriiiciiiiiiimdennn eminimmm...:)))


Şimdilerde "hepsiiii bnmmmmm olmalıııı"die uçuk kaçık fikirlerim ve planlarımmmmm da yok deil haniiiiii:))))


Bu arada da Lizzz'ciğim ile de pek çılgın hayallerimiz varrr, gerçekleştirmeyeee aaaz kalmıştır belkiiiiiiiiiii 8-)

Perşembe, Ekim 01, 2009

Tanıdık değil bana güzzz...

Aslında şu anda boşum ama yazmaya bile halim yok... Fakat yazmak da istiyorum... Kafam çok dolu, karışık; düşünceler darmadağınık... Giyilip giyilip dolaba rastgele atılmış kıyafetler gibi birbirine girmiş...

Hayatımla ilgili çok ciddi bir karar aldım... Bu cümleyle çok örtüşen bir karar: gerçekten "hayatımla ilgili" ve "çok ciddi"...

Daha önce de kararlar almıştım önemli ama şimdi farkediyorum ki o kadar da önemli değillermiş belki... "Amaaan ucunda ölüm mü var? Ne çok abarttı bu kız!" derseniz eğer, vereceğim cevapla söylediğiniz sözü geri almak zorunda kalabilirsiniz...

Kararımdan vazgeçersem ve vazgeçmezsem hayatımın nasıl olabileceği ile ilgili sanırım tüm alternatifleri düşündüm... Tartıya koyduğumda vazgeçmemem gerektiği daha ağır basıyor... Çünkü bu şekilde devam etmek istemiyorum artık(belki şimdiki duruma nasıl desem nankörlük ediyorum ama) ve önümde iyi/kötü bir alternatif var: birşeyleri değiştirmek için o butona basmam lazım...

Şu iki cümle tüm hayatımda olduğu gibi bu kararımda etkin rol oynuyor:
Risk almayı her zaman sevmişimdir ve daha önce de dediğim gibi vazgeçmek hiç bana göre değil!
(Bunu sakın ukalalık olarak algılamayın... Belki de çok .oktan bir huy, özellik vs... ama gerçek bu sadece! )

"Eee karar vermişsin, iyi hoş... Yakınıyor gibisin?"derseniz de ne tür duygularda olduğumu bile zor açıklayabilirim...
Endişeliyim! Gerginim, şaşkınım, düşünceliyim, üzgünüm, mutsuzum, yorgunum, kızgınım, kırgınım, küskünüm, stresliyim, öfkeliyim, ağlamaklıyım(Sezen Aksu'nun da şarkısıyla hıçkırıklara boğulasım var) sakinim, bitkinim, uykuluyum, sessizim ama yine de umutsuz değilim...

Veeee moraliminnnnnnnn çooooook iyi olması lazımmmm ama nasıl?

Bugün nedense 31 i diye bekliyormuşum :s 1 i olduğunu görünce üzüldümmm... Zaman azalıy0r, azalıyorum...

Şimdilerde sessizce seninle/sizinle dertleşiyorummmm...
Duy/un beniii...