Çarşamba, Aralık 29, 2010

Beni tanısa çok severdi dimiiiii anneee?

Evet, kabul ediyorum. Ben tam bir sevgi arsızıyım. Ama öyle şımarıklık olarak değil. Herkes beni sevsin isterim çünkü şimdiye kadar bulunduğum her ortamda hep çok sevilen, ilgi gören oldum. Ailede, okullarda, sınıflarda, arkadaşlar arasında, işte... Bunun için bir çabam da olmaz genelde, şeytan tüyüm mü var bilemiyorum. :p Durumumdan dolayı desem bunu hem kendim hem de karşımdaki kişiye kendiliğinden unutturduğum için o yüzden olduğunu sanmıyorum, hem öyle olsa bu daha çok olumsuz yönde olurdu bence... Çok cana yakın, muzip, güleryüzlü(ve gözlü) olduğum için olabilir belki... Neyse asıl konu bu değil zaten...

Ben çok sevdiğim, beğendiğim, saygı duyduğum kişilerin de beni tanıyıp sevmesini çok isterim... Öncelikle, ben doğmadan önce yani annemler nişanlıyken vefat eden dedem için "Görseydi dedesi ne çok severdi bu kızııı" sözleriyle büyüdüm... Ben de gerçekten çok isterdim... Daha sonra Atatürk ile tanıştım... O'na karşı hislerimi şu an bile anlatamıyorum... Ondan sonra "Atatürk beni tanısa çok severdi dimi annee?" demeye başladım. Hala da aynı düşüncedeyim tabii... Çokkk isterdimmm... Ama "istemek" kelimesi tam karşılığı değil bu duygumun... Hüzünlü, buruk bir istek; tanıyamayacak olmanın verdiği acı, bir o kadar masum ama bir o kadar da şiddetli bir arzu bu...

Sonra benzer duyguları küçükken çoooook sevdiğim Kemal Sunal ve Barış Manço vefat edince hissettim. Bu kez pişmanlık ve "keşke bir fırsatt bulup tanışabilseydim"ler de eklendi... Ve ondan sonra aynı duyguları, Kayahan, Huysuz Virjin, Halil Ergün, Perran Kutman, Şevket Altuğ ve şu an(ruh gibiyim bugün) hatırlayamadığım, çooooooook sevdiğim diğer ünlü isimler için yaşamak istemediğime karar verdim. Şimdi, bir fırsatını bulmak(yaratmak) için elimi çabuk tutmam gerektiğinin farkındayım... "Beni tanıyınca ne çok sevdi dimi anneee" demek istiyorum artık...

Bu arada Okan Bayülgen ve Beyaz'la da tanışıp sohbet edebilmeyi öyle çok istiyorum ki ama kamera önünde değil tabii ki... Hatta geçmiş yıllarda şuanda tam olarak içeriğini ve ismini hatırlayamadığım engellilerle ilgili bir proje vardı, çok estetik fotoğraflar çekilmişti... O projede yer almayı çok arzu etmiştim o zaman içten içe, kıskanmıştım... Belki birgün Okan Bayülgen ile böyle bir projede yer alabilirim... Ne çok isteğim ve hayalim var dimiiii? :P

Çok sevdiklerimin de beni çok sevmesini istemem, beklemem, herşeyden karşılık bekleyen biri konumuna düşürmesin beni... Paylaşmayı(belki de sadece sevgiyi paylaşmayı) seviyorum... Sevmeyi de sevilmeyi de seviyorum...

Beni bazen bunalıma sürükleyen de aynı sevgi, aynı istek sanırım...

2 yorum:

DOREMİ dedi ki...

SELAM! bu yazını saat 5 sularında okudum çok sevdim yorum için ayrıca dönücem..gözkapaklarım izin vermiyor şuan ;)

böğürtlenin 'ö'süüü... dedi ki...

okk :))tşk ederimmm, oo saat 04:52 olmuş bu arada...